13 Eylül 2020 Yazısı

Kadın cinayetleri yaşamımızın en acı gerçeğidir.İnsanların zoruna gidebilir ama gerçek şu ki din ile birlikte gelmiş kalıplar bu cinayetlerin başaktörleridir.Kadını 2. plana atan onları birey olarak görmeyen zihniyetler bunun tetikleyicisidir.

Artmasındaki en önemli etken,son zamanlarda toplum önündeki popüler kişilerin kadına şiddet uygulaması ve herhangi bir ceza almadan hayatlarına devam ediyor olmasıdır.Bu,şiddetin olağan bir husus olduğu algısı oluşturuyor.Toplumun direk olarak kadına şiddet uyguladığı için hayatı hapiste yitip giden ünlü isimlere ihtiyacı var.

Peki şimdi kadın cinayetleri durdurulabilir mi? hayır durdurulamaz.Azaltılabilir nispeten ama durdurulamaz,zaten türkiye milyon başına düşen kadın ölümlerinde (cinayete dayalı) düşündüğünüz ya da sandığınız kadar yüksek sıralarda da değildir.Caydırıcı ceza falan da bu işin çözümü değildir bir ton çalışma var insanlar ceza yüksek diye cinayet işlemeyeyim demiyorlar.Yakalanacağını düşünerek kimse gidip öldürmüyor zaten eğer çok nadir bir planlı programlı cinayet değilse.

Herhangi bir cinayete kurban gidecekseniz eğer zaten istatistiksel olarak katilinizi şu anda tanıyorsunuz çok büyük ihtimalle.Kadın veya erkek olmanızdan bağımsız bir bilgi bu.Erkekseniz cinayete kurban gitme ihtimaliniz de daha fazla,istatistiklere bakmak isteyen bakabilir erkekler daha fazla ölüyor.Haliyle tam olarak kadın cinayetinden ve politiktir dendiğinde neyden bahsedildiğinden tam olarak emin değilim ben.Çünkü namus ve töre cinayeti dışında kıskançlık tecavüz obsesyon gibi sebepler dünyanın her yerinde mevcuttur.

Peki ne yapalım “ölmüşler iyi oldu” diyecek halimiz yok tabi ki.Yapılabilecek ve düzeltilebilecek olan eğitimdir,erkeklere kadınları birey olarak görmeyi öğretmektir ve daha önemlisi asıl engelleyebileceğimiz şey kanıksanmış şiddet olaylarıdır.Evde aile içindeki şiddeti babadan ya da anneden bile gelse erkeğe ya da kız çocuğuna bile yapılsa normal görmeyerek (bunu söylüyorum çünkü ailede şiddete tanıklık eden çocuklar da büyük ihtimalle döngüyü devam ettiriyorlar.) kadınlara da kutsallık veya çiçeklik değil kişisel hak sahibi insanlık atfedilerek.

Cinayetler engellenemez dünyanın hiçbir yerinde de engellenmedi.İnsanlık var olduğundan beri birbirini öldürüyor. engellenebilecek olan şiddet ve istismar olaylarıdır,bunları da erkeklere potansiyel tacizci vs diyerek uzaklaştırarak yapamazsınız.Kadınlar önlemini almalıdır, bu erkekler taciz şiddete devam etsin demek değil. bu en azından göstere göstere gelen ölümlerden belki birkaçını kurtarırız demektir.

Teknoloji ve sosyal medyanın varlığıyla eskisine göre daha güçlü, daha kolektif tepki oluşturan korkunç ve acı olaylar.

Gelgelelim bu durum ne kadın cinayetlerinde bir azalmaya sebep oluyor ne de bu cinayetleri işleyenlerin vahşiliklerine engel oluyor.Ya hiçbir şey değişmiyor ve değişmeyecek ya da bir şeyler yanlış.

Kadın cinayetlerinden sonra bence yapılması gereken en önemli şey bu cinayetin bütün detaylarıyla aydınlatılması ve cinayeti işleyen kişinin analizinin yapılıp topluma sunulması olmalıdır.Bu yaratıklar apar topar paketlenip hapsedilmeden önce yediği-içtiğinden, kaçta uyuyup kaçta uyandığına kadar hayatının bütün detayları irdelenmeli.Bu denli vahşiliğin sebebi ne bu ortaya çıkarılmalı bir şekilde.

İnsan özünde acımasız o kesin; ancak modern insan bu acımasızlığı fiziksellikten mentalliğe çevirmiş artık birine yumruklarla, taşla, sopayla silahla zarar vermek yerine sözle zarar verme eğiliminde.

Dünyada her an her yerde aklınızın alamayacağı canilikte korkunç olaylar oluyor. hayır bu kıyamet alameti değil ya da yeni bir şey değil. insan her zaman kötüydü, mayasında kötülük var. sadece eskiden bu kadar gün yüzünde değildi olaylar.

Cin, peri hikayeleri neden genelde köylerden, boktan ücra küçük köşelerden çıkar? kapalı kutu insan grupları olduğu için. oradaki psikopatlar belli bir çevreyi kandırmakla kendi kurtuluşlarını amaçlarlar. çocuk kaçırırlar, adam öldürür parçalarlar da cinler yaptı kara dedeler yaptı derler.

2020 yılında artık aklı başında olup da bunu yiyecek insan kaldığını pek sanmıyorum.

Birilerinin araştırıp bu sınırsız vahşiliklerin ortak noktalarını bulması lazım.Buna sebep olan her neyse bir şekilde yok edilmeli.Bir insanın bir diğerini ırk, din, cinsiyet, tip, kaş, göz, cins, boy, dil hiç farketmez herhangi bir sebeple öldürmesi yeterince korkunç ve olmaması gereken bir olayken bu denli planlı programlı,hesaplı kitaplı bir şekilde gerçekleşmesi kan dondurucu. akıl sağlığı bozuk olan bu insanların beyinlerindeki bozuk noktanın tespit edilmesi lazım ve gelecekte bu sorunun kökten çözülmesi lazım.

İnsan öldürüp hemen sonrasında normal hayatına devam edebilen,yiyip içebilen yaratıkların genlerine kadar bu dünya üzerinden silinmesi gerek.

Gerekli yargı ve ceza sistemi oluşturulmadığı sürece, bugün sosyal medyada lanetler okuyup yarın bu cinayetleri unutup hiçbir şey olmamış gibi davrandığımız sürece, gündem değiştirilip yaşananlar arka plana atıldığı sürece malesef bitmeyecek.Bu cinayetleri işleyenler her türlü aftan yararlanıp 4-5 sene sonra yeniden topluma katılacak:hiçbir şey olmamış gibi,bir kadının hayatına son vermemiş gibi.Çok acı...

KAYNAKÇA

-Kırmızı Oda adlı türk dram dizisi

-Gülsen Erdel-Serel Akdur.Türkiye'de kadına yönelik aile içi şiddet ve kadın cinayetleri.Aralık 2018

-İhsan Çetin.GELENEK VE MODERNİTE ARASINDA TÜRKİYE’DE SON 
DÖNEM KADIN CİNAYETLER.Sosyoloji Dergisi.2014

-Dr. Meral Öztürk-Dr. Meryem Berrin Bulut.TÜM YÖNLERİYLE 
KADIN CİNAYETLERİ.Nobel Yayın.Ekim 2019.E-Kitap



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

8 Mart 2022 Yazısı

13 Eylül 2024 Yazısı

11 Ağustos 2024 Yazısı