Umut Bağdadioğlu

Bugün yüksek bir özgüvenle savaş dili kullanan,ordu ve silah üzerinden politika yaptığını sanan resmi veya sivil herkes ve bunlara destek verenler yakın gelecekte yaşanması muhtemel yıkımın failleridir.İdeolojileri partileri ne olursa olsun görevleri ülkeyi bu kumpasa çekmektir.Ekonomiden ulaşıma,eğitimden sağlığa, şehircilikten siyasi sosyal ve kültürel hayata her yerde apaçık her gün kendini gösteren çürümüşlüğün,bir savaşı kazanmak için gerekli  olan mekanizmalarda söz konusu olmadığını düşünmek nasıl bir aymazlıktır anlamak çok zor.Değişen dünyada savaşların da stratejisi,teknik ve taktikleri ve normları değişti.Esnek Savaş veya yeni savaş da denilen bu olguyu en iyi bilmesi gereken ülkelerden biri Türkiye olmalıyken,ülkeyi yönetenler gerçeklerden kopuk başsız bir organizma gibi hareket etmektedir.Yeni savaşların en önemli özelliği  devlet dışı aktörler,paramiliterler,yerel milisler,terör ve suç örgütleridir.Kimlik çatışmaları,etnik ve dinsel ayrışmalar bu savaşın eşiğine gelindiği

Doğru sorular,bildiğini iddia eden birinin bilgisizliğini ve hatta kötü niyetini ortaya çıkarmak için yeterlidir.Olay,yer ve aktörler bazında yaşananları,girift ilişkileri bildiğini iddia eden insanlar eğer kendilerine soru sorulmasına açık değillerse bilin ki şarlatandırlar.2400 yıl önce Atina'da bir adam doğru sorular sorduğu için idam edildi.Kullandığı kavramları açıkça tanımlamayan,tutarsızlıkları basit birer mesele gibi geçen insanların en büyük düşmanı doğru sorulmuş sorulardır.Sahtekarlar en çok sorudan korkarlar ve soranı şeytanlaştırırlar Umut Bağdadioğlu <<26 Şubat 2020>>

MHP ve Refah Partisi gibi ideolojik temeli olan partiler başta olmak üzere Türkiyedeki tüm siyasi oluşumlar;devletin halk için yemek pişirdiği kazanlardır.Kendisine verilen menünün dışına çıkanlar olmuştur ancak sürekliliğini kaybetmiş,itibarsızlaştırılmış ve silinip gitmişlerdir.Türkiye'de devlet,o gün tehdit olarak öncelik sıralamasında kim varsa,diğer potansiyel tehditleri dövmeye ara verip hatta çoğu zaman onları da yanına alarak belirlediği baş tehdite karşı operasyon yapmış,bu yöntemle tehditleri bertaraf etme konusunda ustalaşmıştır.Devletin kendilerini tehdit olarak gördüğü gruplar ise bu oyunu bozacak ortak bir düşünce etrafında güç birliği yapamamışlar ve hepsi aynı dayağı 10-15 yıl sonra kendilerinin de yiyeceğini bile bile devletin geleneksel linçine iştirak etmişlerdir. "Ötekilerin" bu çarkı kırmasının yegane yolu;ideolojilerin değil evrensel hukukun etrafında kenetlenmektir.Kürtler,Dindarlar,Aleviler,Solcular vb. bunu başarabilselerdi,bugün devlete tapan küç

1 Nisan'da Putin sırayla RTE ve Netenyahu ile telefonda görüştü.4 Nisan'da Netenyahu Moskova'ya gitti.8 Nisan'daki 1 saat planlanan RTE Putin görüşmesinin 2.5 saat sürmesinin aslında en önemli sebebi; İsrail'in ABD ve Rusya'ya sunduğu Suriye için çözüm planıydı diye düşünüyorum.Rusya soruşturmasından eli rahatlayan Trump,Golan tepelerinden sonra İran Devrim Muhafızlarını 'terör örgütü' ilan ederek Putin'in de sıcak baktığı söylenen çözüm için İran'ı sıkıştırdı.İsrail bu planda Türkiye'yi de istiyor.Eğer Rusya'yı ikna ederse Türkiyedeki Esad yanlıları üzülür.RTE'nin meydan okumasına rağmen Rusya temkinli,kuyruğu dik tutarak anlaşma zemini arıyor.Batı Türkiye üzeriden Rusya'yı Esad ve İran konusundaki plana ikna etmeye kararlı.Ancak büyük planın içindeki herkesin küçük planları bugüne kadar buna engel oldu.Erdoğan,15 Temmuz konusunda küresel güçlerin sözlerinde durduklarını gördü.İçeriyi kontrol yeteneğine ve sürekli gerilimden nema

  Suudi Arabistan ve Mısır, NEOM projesi kapsamında 50 turizm bölgesi, 5 turistik şehir ve 15 deniz rotası kurulması konusunda anlaşma imzaladı.iki ülke Sina Yarımadası’nın proje kapsamına girmesi şartıyla 10 milyar dolarlık ortak proje üzerinde anlaştı.NEOM Projesi, 500 milyar dolar bütçeye sahip. Şarku'l Avsat Ekim 2017'de proje kapsamında Amazon, Ali Baba ve Airbase teknoloji şirketleriyle anlaşıldığını duyurmuştu.NEOM; Suud, Mısır ve Ürdün'ü kapsayan  26.500 kilometrekarelik bir alanda yeni bir bölge olarak tasarlanıyor. "Kızıldeniz ve Aden Körfezi Kıyısındaki Arap ve Afrika Ülkeleri Konseyi" Suudi Arabistan'n öncülüğünde kuruldu.Kızıldeniz'e Akabe Körfezi'nden kıyısı olan İsrail birliğe alınmadı.Suudi Dışişleri Bakanı Cubeyr birlik sayesinde, "Herhangi bir dış gücün stratejik bölgede olumsuz bir rol oynamasını engelleyebiliriz" demiş.Hangi dış güç engellenebilir? Kurulan birlikte birincil konular arasında Kızıldeniz'in güvenlikleştir

Türkiye'nin S-400 yüzünden siparişini verip alamadığı F-35'ler İsrail'e verildi.Türkiye'ye ait olan F-35'lerle İsrail,Rusların S-300 ve S-400'le koruduğu Suriyeyi çok rahat bombalıyor.F-35 yerine S-400'ü tercih eden ne kadar siyasetçi ve asker varsa vatana ihanet etmiştir.Hulusi Paşa,F-35'leri almak için Pentagon'daki dostları üzerinden ne zaman Türkiye lehine Amerika ile anlaşma sağlasa Trump'ın Yahudi damadı Kushner araya girip anlaşmayı bozuyor.Hulusi Paşa ve İsrail lobisi arasında F-35'ler için büyük mücadele yaşanıyor.İsrail açık açık Türkiye'nin F-35 almaması için Pentagon'da lobi yapıyor.Erdoğan'ın da Ruslarla yaptığı anlaşmalar ve Pentagon'a karşı dik dik konuşmaları Hulusi Paşa'yı İsrail lobisine karşı zor durumda bırakıyor.Erdoğan neden sürekli İsrail'e çalışıyor ? Umut Bağdadioğlu <<21 Şubat 2020>>

Rusya'nın Tu154 ve 2 ad Su24 savaş uçağına Türkiye hava sahasının kapatıldığına dair iddialar var.Bugüne dek RTE-Putin görüşmelerinde gizli hedef her iki taraf için de zaman kazanmaktı.Şimdi RTE Rusya'nın içinde olduğu,henüz bilmediğimiz,birtakım bilgilere sahipmiş gibi davranıyor Türkiye'nin kendi kapasitesi ile edindiği bilgiler bir yana,ABD'nin bu kaygan zeminde Türkiye ile Rusya'nın hangi planlarını paylaştığını ve ne tür destek taahhütü olduğunu bilmiyoruz.İdlib konusu önemli ancak başka önemli sebepler de olmalı.SSCB ile 60 yıl boyunca hem işbirliği geliştirip hem açık ve somut tehditleri,bir dünya savaşına rağmen,bertaraf edebilmiş bir Türkiye,bugün çok daha güçlü şekilde Rusya'ya karşı dimdik durabilir.Ancak yöneticilerin zaafı ve Rus yanlısı çete artıkları olduğu sürece bu çok zor.Putin,uçak krizi sonrası elindeki ekonomi kartlarının,kendine zarar vermeyecek şekilde olanlarını,neredeyse tümden masaya getirdi ve çoğunu uzun süre kullandı.Bugün elindeki e

Muhafazakar sermaye ve okumuş sınıf,imtiyazlı sınıfı koruma refleksine sahip olan devletin gücüyle ve küresel konjonktürün de yardımıyla,Erdoğan'a giydirilen liderlik elbisesi üzerinden siyasete çekilmiş,buna direnenler zorla siyasi alana yandaş veya düşman olarak itilmiştir.Cumhuriyet'in kurucu ideolojisini sahiplenenler,geçen 100 yıl içinde yaşanan kırılma noktalarında bu misyonu güncelleyemediler.Sahiplenmeyi sığ bir saltanat kavgasına dönüştürdüler.Değişen nüfuz ve nüfus dengesiyle başedemeyince de bu misyonu o cenahın radikalleri ele geçirdi.Değişen dünyada Cumhuriyet'i bu "iç tehditten" koruma görevini kurucu cenahın çağdışı radikalleri üstlendi,benzerler birbirini çekti ve muhafazakar kesimde de o tarafın en radikal,en muhteris grubu yükseldi.Ancak bu arada her iki tarafın anlaşabilen medeni kısmı tasfiye edildi.Kurucu yapının içinde dünyayı okuyan akıllı kesim,bu devletin yapılan bu kadar hatayla artık kendini yenileyemediğini ve artık lider fetişizmi ile

O meydan okumayı YSK'nın mühürsüz referandumuna karşı Meclis'ten çekilerek yapacaktınız.Vekilinizi hapse attıklarında yapacaktınız! Despot rejimleri  "efendiler" kurar,imtiyazlı kölelerin sistemle olan çarpık bağı devam ettirir.CHP bu iktidarın imtiyazlı baş kölesidir.Kılıçdaroğlu,Erdoğan'ı,TSK'yı ve Türkiye'yi ketenpereye getirip kuklaya çeviren sistemle başedemez.Eğer bu sistemin içinde gönüllü olarak yer almıyorsa,ülkeye hizmet etmek için yapacağı tek şey risk alıp gerçekleri konuşmalı ve bazı paradigmaların yıkılmasına önayak olmalı.Erdoğan'ın bugüne kadar yaptığı açıklanmayan görüşmeler içinde en masumu Türkiye'de en çok infial uyandıran görüşme oldu.Öcalan Beştepe'den çıksa Uğur Dündar'lar bu kadar kendini paralamazdı. Umut Bağdadioğlu <<17 Şubat 2020>>

Bugün yaşanan ABD karşıtlığı ve hatta düşmanlığı insanlığa faydalı bir aydınlanmanın sonucu olsaydı;ABD'yi iki dünya savaşına sokan ve bu ülkenin bütün kaynaklarını 100 yıldır tartışmasız şekilde yöneten küresel güçlere teslim olanlar bu işte en önde koşmazlardı. "Bize karşı çıkan devletleri komşularıyla birbirine düşürecek durumda olmalıyız.Ancak eğer karşı çıkan devlet ve komşuları birlik olarak bize karşı çıkarlarsa o zaman da dünya savaşı çıkaracak güçte olmalıyız." Sömüren hakim güçlerin politikalarını özetleyen bir cümle. Umut Bağdadioğlu <<16 Şubat 2020>>

İhvan çatısı altına toplanan grupların mevcut kaosta bir süre daha oyunda kaldıktan sonra,Türkiye deki paradigmanın değişmesiyle birlikte,önce Afrika'da bir ülkede toplanmaları sağlanıp,ardından topluca terör örgütü sıfatıyla tüm dünyada ortadan kaldırılışlarına tanıklık edebiliriz.Bu 6-7 yılda psikolojik altyapı tüm dünyada oluşturuldu.Büyük güçler bu dönem ekonomik menfatlerini sağlam kazığa bağlıyorlar,Rusya bir kaos veya koalisyonlarla uzun uzadıya uğraşacağı önemli enerji projelerini yoluna koyuyor. "Son çıkanın lambayı kapatacağı" sürece hazırlık.Yakın zamanda AKP ana gövdesinden kopmaların artması,iş dünyasından AKP'ye yakın isimlerin de kendilerini bu yapıdan iyice ayrıştırmaları beklenir.Doğal veya planlı gelişecek birtakım olaylarla,güçlü halk desteğinde oluşacak ciddi kırılmalar bu sürece geçişi hızlandıracaktır.AKP'nin siyasi rakipleri için uyguladığı yöntemler global çapta kendisine dönecektir.Tabanın o gün AKP'yi desteklemeyeceğini en iyi RTE bil

Türkiye 3-5 yıldır farklı kliklerin konsensüsü sayesinde suni gündemlerle oyalandı.Ortak düşman belirleyerek birleşen kötüler,er geç kendi yol haritalarına dönmek zorundaydılar ve sanırım bu süreç başladı.Bu arada kim seçim istiyorsa ortaya elle tutulur bir sebep koymak zorunda CHP'nin tam olarak kontrol edilmesi önemli.Gerekirse bölünmesi veya dağılması için sahaya yeni aktörlerin de sürüleceği yıkıcı bir mücadele yaşanacak.Ulusalcı adındaki "uzatma kablosuyla" fişini devlete bağlayan AKP,parti olma vasfını yitirdi.Yeniden bunu kazanmaya çalışacak.Erdoğan birtakım yeni hamleler peşinde olmalı ki, servislere çalışan gazeteci görünümlü "devlet memurları" özellikle son haftalarda garip yazılar yazmaya başladılar.Kılıçdaroğlu CHP üzerinde yapılan ve planlanan operasyonların bir kısmına doğrudan hedef bir kısmında ise işbirliği içinde.Bütün hesabı tek başına RTE'ye yüklemek Bahçeli,Akşener ve Kılıçdaroğlu'nu yüreklendiriyor.Doğru tepkiler verilse bunlar da R

Kuzey Atlantik İttifakı Ant. 5. Maddeye göre üye ülkelerden birinin ordusu bir iç ya da dış savaşta düşmesi halinde diğer üye ülkelerin ordusu o üye ülkenin güvenliğini sağlamak için topraklarını işgal eder.Yani TSK düşerse,NATO Türkiye'yi işgal eder.Ben TSK'nın Suriye'de değil de Türkiye'de düşeceğini düşünüyorum.Sonuçta Suriye'de Pentagon TSK'ya yardım ediyor ama Türkiye'de kendisine yardım eden kimsesi yok.TSK'nın iç savaşta dağılması halinde Amerikan ve Britanya ordusu Türkiye'yi işgal ederek TSK'nın yerine geçer.Bu yazdıklarım sadece bir olasılıktır eğer Atatürk'ün kurduğu MAH teşkilatı hala yaşıyorsa,CIA'nin Türkiye'yi silah kullanmadan işgale götürme sürecine bir yerden sonra dur diyecektir.    Pensilvanya,AKP ve Avrasyacıların kavgası aslında CIA'nin TSK'yı zayıf düşürmeye yönelik bir kurgusundan başka bir şey değildi.Bu savaşta iyi olan da kötü olan da CIA'ye hizmet etti.NATO'nun 5.Maddeyi devreye sokması için

Rusya'nın İdlib anlaşmasıyla Türkiye'nin sırtına yüklediği sorumluluk veya Türkiye'nin 'ABD ile danışılıklı' olarak aldığı risk tam bir bıçak sırtı.Rusya işine gelmediği anda bir teröristin atacağı tek bir roketle Türkiye'yi suçlayabilir.Suriye rejimine yakın kaynaklar(el Vatan);TR'nin, İdlib'in %70'ini kontrol eden Tahrir Şam'ı "cihad" konusunda ikna ettiğini ve terör örgütü olarak görmeyeceğini garanti ettiğini yazıyor.Lavrov ise geçen gün BM'de, teröristleri yoketme tek seçenek demişti.Lavrov BM'deki basın toplantısında;"bu işi daha önce ABD yapacağını söyleyip yapamadı"dedi.Hiçbir şekilde terörle görüşme yapmayacağız,hepsi imha edilmeli diyerek de;Türkiye ile birlikte danışıklı bir planı mı uyguluyor,yoksa işler yolunda gitmiyor mu yakında göreceğiz.Rusya'nın İdlib anlaşmasını provake edip Türkiyeyi sıkıştırması öyle kolay değil,ama eğer Türkiye'deki Avrasyacı müttefiklerinin yardıma ihtiyacı olursa ve Rusy

Türkiye’yi de ilgilendiren bir olay:CIA ve BND 1970’de aracılar üzerinden İsviçreli Crpto şirketini satın alıyor.Şirket aralarında Türkiye de olmak üzere yüzü aşkın devlete şifreleme sistemi satıyor,iki servis devletleri onlarca yıl dinliyor.İsviçreli Crypto şirketinin devletlere sattığı şifreleme cihazları iki gizli servisçe manipüle edilmiş.Böylece AND ve Almanya,1970’ten itibaren hem para kazanıp hem Nato müttefikleri dahil bir yığın ülkenin mesela elçilerle vb haberleşmelerini izlemiş.Yani Ortadoğu,Afrika ve G. Amerikalı devletlere şifreleme cihazı satan Crypto adlı “özel” şirket aslında cia’ye ait.En basidinden doğrulanan bir paranoya.Crypto adlı şirket, dedikodular çıkınca 2018’de tasfiye edilmiş. Şimdi soru:Devletler,şifreleme sistemlerini bugün hangi şirketten alıyor ve bu şirket acaba kim(ler)in? CIA “Rubikon” adlı bu operasyonu Crypto şirketi üzerinden 2018’e kadar sürdürmüş.Türkiye dahil bir sürü devlet,satın aldığı şifreleme sistemleriyle dinlenirken bu arada kendilerini di

AKP trolleri ile Adil Öksüz trolleri niye aynı kafayı yaşıyor ? Kendi grubuna,partisine,ideolojisine,cemaatine ya da tarikatına ait olmayan kimseyi hain olarak gören toplumların modern dünyada yeri yoktur ve küresel güçler tarafından pis işlerde kullanılmaya mahkumlardır.Kuran'da Musa'ya "ırkçılık, dincilik, particilik ve kavimcilik" yapma diye açık emir var.Kul mutlak manada sadece adalete teslim olmalıdır.Durum böyleyken kendi ideolojisine ve inancına teslim olmayana hain diyenden daha ilkel ve aşağı bir yaşam formu yoktur.

TR-ABD TR-Rusya ilişkileri politikanın görünen yüzüdür.Olaylara yön veren gerçek belirleyici kendini gizleyen küresel kartellerdir.Bizimki de gücünü bunlardan alır.Muhaliflerini ajanlıkla suçlar ama güya savaşıyoruz dediği ülkenin servisleri ile illegal yollardan iş tutar.Global çapta yaşanan mücadele yarın ortaya çıkacak bir sonuca yönelik olamayacağı için;bugüne bakarken yüzyıllardan süregelen ve sonucu ortaya çıkmış gerçekleri de göz önünde bulundurmak lazım.Aksi durumda insan, en güçlü aktörden bahsetmeyi komplo görecek kadar beyinsizleşiyor.Büyük politikada delil, ortaya çıkan sonuçtur.Mesela bugün dünyanın kaynaklarını kontrol eden başat güç gruplarının;öylesine kendiliğinden oluştuğunu yani dini ideolojik etnik hiçbir özel protokol ve çalışma olmadan şekillendiğini düşünecek kadar zekamıza ihanet etmeyelim. Umut Bağdadioglu <<11 Şubat 2020>>

<<Ukraynalı Büyükelçi=Türkiye ordumuzun ihtiyaçları için 200 Milyon TL verecek>>> Resmi rakamlara göre: 2019 yılında 123,7 milyar TL bütçe açığı veren ve 2020 yılı için de 138,9 milyar TL'lik bir bütçe açığı hedefleyen bir ülke gerçeğimiz dururken; Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum ağzıyla; Elazığ'da binaların % 25'e yakını ağır ve orta hasarlı, 323 acil yıkılacak bina varken; İşsizlik oranı % 13,5 ile 5 milyona yaklaşmışken; Suriye savaşına ve sonuçta mültecilere harcanan sınırsız para ve alınan riskler güncelliğini korurken; Libya'ya gönderilen asker, malzeme ve mühimmat;  tüm Türk Vatandaşlarına General Hafter ağzıyla cihat sebebi sayılmışken; İçte ve dışta herkesle, AMA HERKESLE KAVGALI iken; Ekonomi ve siyaset; Bir bütün halde freni patlamış kamyon misali yokuş-aşağı yuvarlanıyor iken, Ukrayna ordusunun ihtiyaçları için 200 milyon TL verileceği haberi, tüm bunlara tuz-biber ekmez mi..?! Umut Bağdadioğlu <<3 Şubat 2020>>

Rand Corporation,Pentagon'a danışmanlık yapan bir düşünce kuruluşudur.Rand'ın Türkiye raporuna göre sıranın kendisine geleceğini düşünen Albaylar cuntası Hulusi Paşa önderliğinde yönetime el koyacak.Darbe olması halinde seçimler en az 6 ay öteye atılır.Amerika eğer Hulusi Paşa önderliğinde yönetime el koymayı düşünüyorsa neden bunu Rand üzerinden ifşa etti ? Darbe dediğin gizli olur.Rand'ın raporu Hulusi Paşa'yı açığa düşürmüş oldu.Receb'in çevresi artık Hulusi Paşa'yı tek başına banyoya bile göndermez.Bir film var bu işte.Rand Corporation'ın sahibi kimse Abdullah Gül'ün sahibi de işte o.CIA,Rand üzerinden Erdoğan'ın yerine geçmesi muhtemel Hulusi Paşa'yı hedefe koydu ve Abdullah Gül'ün önünü açtı.Az düşünün anlarsınız.CIA de Elizabethçi olmuş işe bak. Umut Bağdadioğlu <<7 Şubat 2020>>

Türkiye'deki mücadeleyi anlamak için;dönemsel çatışmalara,parti lider veya cemaat kavgalarına yoğunlaşırsanız,sizden görmenizi istedikleri şeyleri görürsünüz.Bu savaşın özü; imtiyazlı generallerin, seçkin sınıfın Anadolu halklarıyla olan savaşıdır.Geri kalan herşey detaydır.Bu öyle bir mücadele ki,geldiğimiz noktada;halk adına yola çıkanların seçkinlerle anlaşıp veya ihtiraslarından dolayı seçkinlerin kapanına kısılıp şahsi bekaları için halkı tuzağa düşürdüğü,yani halkın gücüyle halka balyoz indirildiği kahpe ve girift bir savaş.İmtiyazlı sınıf,ellerinden kayıp giden devlete yeniden hakim olmak için altın vuruş yaptıklarını sandılar.Çağ dışı düşündüklerinden dolayı,bu hamlenin uzun yıllardan beri kurdukları düzeni yıktığını göremediler.Ödeyenler için bedeli çok ağır oldu ancak sistemleri de yıkıldı.Elbette imtiyazlı sınıf da zamanla toplumsal tabana daha çok ihtiyaç duydu ve bunun için bir "makul vatandaş" profili oluşturdu.Makul vatandaş kimdir;evrensel düşünmeyen,tek t

İngiltere bayrakları bugün Brüksel'deki AB kurumlarından indirildi.Atatürk'e karşı yaşanılan hezimet,İngilizlerin süper güç olma vasfını yitirmesine ve Babil Kardeşliği tarafından Avrupa Birliğine hapsedilmesine neden olmuştu.Birleşik Krallığın artık sürgün günleri bitti.Birleşik Krallık tarihinin en güçlü dönemine 19. yüzyılın sonlarında ulaştı.O dönem İngiliz hegamonyası bütün dünyayı sarmıştı eğer yenilmeselerdi daha 1000 sene dünyayı tek elden yönetirlerdi.Ama tek bir kişi dünyanın kaderini değiştirdi ve istemeden Amerika'yı süper güç yaptı. Umut Bağdadioğlu <<2 Şubat 2020>>