13 Şubat 2020 Yazısı
Rusya'nın İdlib anlaşmasıyla Türkiye'nin sırtına yüklediği sorumluluk veya Türkiye'nin 'ABD ile danışılıklı' olarak aldığı risk tam bir bıçak sırtı.Rusya işine gelmediği anda bir teröristin atacağı tek bir roketle Türkiye'yi suçlayabilir.Suriye rejimine yakın kaynaklar(el Vatan);TR'nin, İdlib'in %70'ini kontrol eden Tahrir Şam'ı "cihad" konusunda ikna ettiğini ve terör örgütü olarak görmeyeceğini garanti ettiğini yazıyor.Lavrov ise geçen gün BM'de, teröristleri yoketme tek seçenek demişti.Lavrov BM'deki basın toplantısında;"bu işi daha önce ABD yapacağını söyleyip yapamadı"dedi.Hiçbir şekilde terörle görüşme yapmayacağız,hepsi imha edilmeli diyerek de;Türkiye ile birlikte danışıklı bir planı mı uyguluyor,yoksa işler yolunda gitmiyor mu yakında göreceğiz.Rusya'nın İdlib anlaşmasını provake edip Türkiyeyi sıkıştırması öyle kolay değil,ama eğer Türkiye'deki Avrasyacı müttefiklerinin yardıma ihtiyacı olursa ve Rusya destekleme konusunda kararlı ise o zaman böyle bir çıkış beklenebilir.Zaten "İŞİD AKP petrol ticareti" dosyası elinde.Yakında Erdoğan buna benzer sözler söylerse şaşırmam; "Biz 15 Temmuz'da sokaklarda tankları durdururken birileri fırsattan istifade edip devletimizin yanında görünmek suretiyle darbecilerden boşalan yerleri kendi emelleri için doldurmuşlar,aziz milletimin herşeyden haberi var" RTE içeride 'siyasi ayak' zırvasıyla Kılıçdaroğlu'nu hedef alsa da,asıl Rusya destekli terör yapılanmalarının hedefinde olduğunu iyi biliyor.Trump'ın 2.dönemi netleşmeye başladıkça cesareti arttı ve Rusya destekli uluslararası terör ve casusluk şebekesiyle savaş yaklaşıyor.Günlerdir servis edilen Enver Altaylı haberleri Rusya ile yaşanacak gerilimin habercisi miydi? RTE bu mücadeleye girecekse hapisteki Enver Altaylı başta olmak üzere bazı isimleri yanına çekmemesi düşünülemez.Ülkede bu aylarda terör başlarsa RTE "Rubicon'u geçti" diyebiliriz.
Umut Bağdadioğlu
<<13 Şubat 2020>>
Umut Bağdadioğlu
<<13 Şubat 2020>>
Yorumlar
Yorum Gönder