11 Mart 2021 Yazısı
KAMU YÖNETİMİNDEKİ ETİK DIŞI DAVRANIŞLAR
Belirli olan etik kurallara aykırı davranılması yada uymaması,ahlaki ilkeleri barındırmayan
bireylerin ahlak dışı olan birey de denilmektedir.Kişilerin toplumun kabul ettiği yada uygun
gördüğü tutum ve davranışlara uymadığı durumdur. Geniş bir içeriğe sahip olmasına rağmen
ilk akla gelen yolsuzluk ve rüşvettir.Etik dışı davranışların nedenleri genel olarak maaşın
düşük olması,etik dışı olan tavır ve davranışlara fırsat verilmesi,cezaların yetersiz
olmasıdır.Devletin hacminin büyüklüğünün fazla oluşu yolsuzluğa ortam hazırlayan önemli
öğeleri arasından biridir.Dolayısıla devlet bir yandan sahip olduğu büyük çaplı kamu örgütlerini sürdürmek için büyük fonlar ayırmaktayken,özelleştirme sürecinde örgütleri düşük
fiyatlar ile satmaktadır.Bu süreçte bazıları kamu görevlileri kamu kaynaklarını kendi
menfaatleri için kullanmakta,buna rağmen kamu menfaatini görmezden gelmektedirler.
Rüşvet
Rüşvet, genelde ya olacak zarardan kurtulmak,bir çıkar elde etmek ya da herhangi gerekli bir
işi hızlandırma amacı ile verilmektedir.Buna bağlı olarak da rüşvet, bireyin bürokratik
mekanizmayı kendi yararına göre çalıştırmasının aracı olarak değerlendirilmektedir. Rüşvet,
görevlinin görevini, tüzel kişiye haksız çıkar sağlayacak bir şekilde yapması ya da bu bireyin
eylemlerini görmezlikten gelmesini sağlamak amacı ile kendisine verilen para,hediye ya da
sağlanan olanak olarak tanımlanabilir.Rüşvetin başka bir anlamı da kamu adına karar verme
veya işlem yapma yetkisine sahip olan bireylerin, elde ettikleri avantajlar karşılığında ya da
kimi zaman işlemin hızlandırılması para veya hediye alma yada isteme şekillerindeki
yolsuzluk türlerinden biri olarak da tanımlanmaktadır.
Kayırma
Aile veya akrabalık bağları gibi somut olmayan etkileme araçlarından yararlanılarak,kamu
görevlilerinin, bazı kişilere kamusal işlemlerde ayrıcalık tanınmasıdır. Kamu görevlisi,
duygusal nitelikte olan geleneksel bağlılıkları ve mecburiyetleri sebebi ile yakın çevresine ve
üzerinde nüfusu olan dış çevrenin etkisi ile bazı kişilere ayrıcalıklı davranmaktadır.Halk
dilinde torpil olarak da bilinir.Kayırmanın türleri de vardır.Bu türler; Siyasal,hizmet,dost
kayırmacılığıdır.
Yozlaşma ve Yolsuzluk
Yozlaşma ve yolsuzluk olguları anlam bakımından birbiri içine geçmiş olup yozlaşma
yolsuzluğa neden olmak ile beraber yolsuzluk ise yozlaşmaya neden olmaktadır.Yozlaşma ve
yolsuzluk birbirini harekete geçiren etkileri de bulunmaktadır.Yolsuzluk tanım olarak menfaat
karşılığı ile kamu yetkililerini yasa dışı kullanımıdır.Yalnız maddi menfaat olmamak ile
beraber maddi olmayan özel amaçlar için de olabimektedir.Bireysel menfaat karşılığında
görevlerini kötüye kullanmaları,politik bir menfaat sağlama amacı ile devlet yetkisinin yasa
dışı olarak kullanmasını anlatmaktadır.Yolsuzluk gelişmiş yada gelişme aşamasında olan tüm
ülkelerin önemli sorunları arasından biridir.Kamu yönetimini kapsayan gözlemlerde bu eğilim
konu ile ilgili akademik olan merakı oluşturmuş diğer taraftan da yolsuzluk ile ilgili mücadele
de siyasilerin önemli propagandaları arasına girmiştir.Yolsuzluk genel olarak üç unsuru içinde
bulundurmaktadır.Üç unsurda; yetkili birinin varlığı, yolsuzluktaki tespiti ile ilgili belirleyici
olan ve yetkinin kurallara aykırı kullanılmasıdır.Toplumsal olan hayatta ve devlet teşkilatında
kurallar belirli olduğuna göre; devletin zararına sebep veren,kamu görevlisinin herhangi
menfaat sağlamaya yönelik kuraldışı olan yetki yolsuzluk olarak değerlendirilmektedir.Temel
nedene bakıldığında kurallara bağlı kalmanın kurumsallaşmamış olmasından neden
olmaktadır.Kuralların yöneticiler için olması,yöneticilerin de kurallara uymama serbestliği
olması görüşü de çoğu sorununda kaynağıdır.Yönetim sorumluluğunu taşıyanların ilk başta
kurallara uyma ve uyumunu denetleme konusunda olan duyarlılığı büyük bir önem
taşımaktadır.
Verimsizlik
Türk kamu personelleri ile yapılan karşılaştırılmalı verimlilik değerlendirmelerinde ülkelerin
çoğundan düşük verim aldığı gözlenir.Performans derecesine göre maaş
uygulanamaması,çalışan yada çalışmayan ayrımının olmaması,ödüllendirme eksikliği ve hizmet içi eğitimin olmaması yada yetersiz oluşu ve kalıcı özelliği taşımaması gibi,kısaca
sistemin bilgi ve beceriye değer verilmemesinden kaynaklı bir verimsizlik
sorunudur.Türkiye’nin kalkınması amacıyla önemli yer tutan bir çok kamu hizmeti,niteliksiz
kamu personeli üretmek durumunda kalır.
Liyakat İlkesinin Çökmesi
Kamu kurum ve kuruluşlarında iş ortamındaki mevki yükselmelerinde,iş alımında liyakat
ilkesi belirleyici yönünü yitirmiştir.Politik süre içinde hizmete giriş yada mevki yükseltme
liyakat ilkesinin ortaya çıkardığı objektif ve rasyonel kriterler yerine başka kriterleri de ön
plana çıkarmıştır.Son zamanlarda kamu hizmetine girişin ,merkezi sınav ile alımın
gerçekleşmesi,görev sırasında mertebenin yükselmesi belirli ölçütlerin ve sınavlara
bağlanması gibi bu sorunu düzeltme amacı ile yapılan girişimler de görülmüştür.
Sınıflandırma ve Statü Karmaşası
Şuan ki sınıflandırma ve statü sistemi,gündelik ihtiyaçları karşılamaktan mahrum durumunda
olup özellikle de statü sistemi,bir takım grupların menfaatleri uğruna siyasi iktidarı
etkileyerek,bu sistemi bozması sonucu ile,sorunun çözülemeyecek boyutta,kendisi sorun
üreten yapıya dönüşecektir.Hiçbir hizmet tutarlılığına uymayan,büyük değerde nepotizm yani
adam kayırma yolu ile meydana gelen statü farklılaşması,kamu personel sisteminin dengesini
bozma ve haksızlıklara neden olmaktadır.
-KAYNAKÇA-
https://ms.hmb.gov.tr/uploads/2019/09/19.Mehmet.YILMAZOZ.pdf
-Ahmet Yatkın.2015.Kamuda Etik Yönetimi.Ankara.Nobel
-Bilal Eryılmaz.2019.Kamu Yönetimi.İstanbul.Umuttepe
Yorumlar
Yorum Gönder