17 Eylül 2022 Yazısı

Otto Von Bismarck 19. yüzyılda, bağları kudretli olmayan konfederasyon olan Almanya'nın birleşmesinde önemli rol ve görev oynayan ve Almanya'nın ilk Şansölyesi unvanına sahip olan bir Alman devlet adamıdır.Bu yazımda Otto Von Bismarck'ın hayatını,Otto Von Bismarck'ın izlemiş olduğu Kan ve Demir siyasetini ve Alman İmparatorluğu'nun nasıl birleştiğini anlattım.

Otto Von Bismarck,Prusya'nın Schönhausen kasabasında dünyaya geldi.Berlin'de lise eğitimini tamamladı ve Göttingen Üniversitesinde küçük yaşlardan beri okumak istediği bölüm olan hukuk okudu.Yalnız çok geçmeden istifa etti ve babasının mallarını idare ettiği dönemde evlendi. Siyasete atılan Otto Von Bismarck 1847 yılında Prusya Parlamentosuna seçildi.Bismarck muhafazakar düşünceleri ile ön plana çıkıyordu ve Rusya ve Fransa'da elçilik görevi yaptı.1862 yılında Prusya Başbakanı oldu ve o ünlü konuşmasını yaptı: "Artık problemler konuşularak değil kan ve demir ile çözüm bulunacaktır' Kutsal Roma İmparatorluğunun yıkılmasının ardından Alman devletleri irili ufaklı şekilde dağılmıştı ve bunlardan en güçlü olanı ise Prusya idi.Alman devletlerinin birleşeceği bariz bir durumdaydı ancak ne zaman ve nasıl olacağı belirsizdi.Otto Von Bismarck bu birleşmeyi en çok isteyenler arasından birisiydi ve bunu Kan ve Demir politikası ile yapacaktı.Danimarka'nın Schleswig ve Holstein bölgelerinde Alman nüfusu yoğun bir durumdaydı ve Otto Von Bismarck'ın ilk amacı burası olacaktı. 1 Şubat 1864 tarihinde başlayan savaştan Prusya galip geldi.Bu savaş Danimarka için ağır olmuştu zira topraklarının yaklaşık 1/3'ünü ve nüfusunun ise 1 milyonunu Prusya'ya kaptırmıştı.Alman İmparatorluğu için ilk adım  atılmıştı.O dönem içerisinde birleşmeyi Avusturya'nın yapacağı düşünülmekteydi.Schleswig ve Holstein bölgelerinin idaresini Prusya mı Avusturya mı yapacağı tartışma konusu haline gelmişti ve Kardeşler Savaşı'nın nedenleri arasından biri oldu.Avusturya-Prusya arasında imzalanan Gastein Sözleşmesi gereğince Schleswig'i Prusya,Holstein'ı Avusturya kontrolü altında olacaktı.Fakat Avusturya, Alman Konfederasyonu'ndan Holstein'ın statüsüne dair bir karar talep etti ve Alman tarafı bunu antlaşmanın ihlali olarak gördü.Bunun üstüne Prusya birlikleri Holstein'a girdi. Gastein Sözleşmesi Avusturya'yı savaşa çekmek amacı ile yapılmıştı.Bu diplomasi üslubunu Otto Von Bismarck,Fransa ile savaşa girmek amacı için kullanmıştı.Bu da Otto Von Bismarck'ın diplomasi tecrübesini gözler önüne seriyor.Prusya-Avusturya Savaşı 14 Haziran 1866 tarihinde başladı ve 23 Ağustos 1866 tarihinde bitti.Bu savaşa Kardeşler Savaşı ve 7 Hafta Savaşı ismi verildi.Prusya, Avusturya karşısında ezici nitelikte olan bir üstünlük sağladı ve Viyana'ya kadar gidip istemiş oldukları antlaşmayı yaptırabilecekken Otto Von Bismarck'tan tepki geldi.Otto Von Bismarck,ordunun durmasını ve Avusturya'nın gelecek zamanlarda Almanya için gerekli olduğunu ifade ediyordu.Bu talebi onaylanmadı ve Otto Von Bismarck intihar edeceğini söyledi.Dönemin kralı olan 1. Wilhelm diğer ismi ile Kayzer Wilhelm,Bismarck'ın yoğun talebi üzerine dediklerini yaptı.Otto Von Bismarck söylediklerinde haklı çıkmıştı ve Birinci Dünya Savaşında Almanya-Avusturya müttefikliği olmuştu.Hitler ise bu müttefikliğe ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'na olumsuz olan fikirler besliyordu.Bu savaşın ardından 1867 yılında Kuzey Almanya Konfederasyonu kuruldu ve Bismarck esas amacına yaklaşmaya başlamıştı.Otto Von Bismarck'ın korkusu Fransa ve Rusya ile aynı zaman içerisinde savaş durumunda kalmak.Diplomatik yeteneğinden dolayı hem Rusya hem de İngiltere herhangi bir savaşa dahil olmadı.Fakat 1870 yılında Birinci Dünya Savaşının esas nedenleri arasından birisi olacak olan Fransa-Prusya Savaşı yaşandı.Otto Von Bismarck şunu ifade eder; Ben bir Alman İmparatorluğu için Fransa-Prusya Savaşı olması gerekli olduğunu biliyordum.Bu savaşın nedenleri arasından biri olarak Fransa'nın iç siyaset içerisinde olan problemlerdir.Fakat esas neden bu savaşın Prusya'nın isteği olmasıdır.Otto Von Bismarck bunu şu şekilde başarmıştır; Kral 1. Wilhelm'in telgrafını değiştirmesi ile savaşa Fransızları kışkırtmıştır. Bununla beraber İmparator 3. Napoleon savaş ilan etti. Alman tarafının iletişim birlikleri ve askeri gücü,Fransız birliklerinden daha üstün bir durumdaydı.Almanların bir başka avantajı askeri bir deha olan Helmuth Karl Bernhard von Moltke'dir.Moltke hızlı bir saldırı yapıyordu ve birliklerini bölmesinin ardından ortak bir yerde buluşturuyordu.Fransızlar başta Alman topraklarının 3 km kadar içine girdi ve bir daha bu kadar içeri giremeyeceklerdi. Savaşın ileri ki zamanlarında Almanlar Wisenburg,Spicheren,Wörth,Mars-la-tour,Gravelotte ve Metz'i alması ile Fransa'nın içlerine kadar ilerleyeceklerdi.Yalnız savaşın ileri evrelerinde Fransız yönetimi düştü ve yönetime halk el koydu.En başta galibiyet gibi görünse de savaş gerilla savaşı durumuna döndü ve bu Alman kayıplarını artırdı ve Alman galibiyetini geciktirdi.19 Eylül 1870 tarihinde başlayan Paris Kuşatması 28 Ocak 1871 tarihinde bitti.Alsas Loren, Almanya'ya verildi ve Napolyon Bonaparte ile başlayan Fransız-Alman düşmanlığı bu savaşla körüklendi.Alsas Loren, Birinci Dünya Savaşı'nın sebepleri arasından biriydi.18 Ocak 1871 tarihinde güney tarafında irili ufaklı Alman devletleri de Kuzey Almanya Konfederasyonu'na katıldı ve Otto Von Bismarck'ın esas amacı olan Alman İmparatorluğu'nun birleşmesi tamamlandı.Alman devletleri birleşmesinin ardından Otto Von Bismarck'ın, Kan ve Demir siyaseti yerini daha barışçıl olan yollara bıraktı.Otto Von Bismarck,Alman İmparatorluğu birleşmesinin ardından Şansölye ünvanını taşıdığı dönem her ne kadar dışta barış yanlısı olsa da içte sert ve baskıcıydı.Bu neden ile oy oranları zamanla düştü ve 2. Wilhelm'in baskısı da eklenince 20 Mart 1890 tarihinde istifa etti.Kurmuş olduğu ittifak sistemi sayesinde almanya dış güvenliğini sağlamıştır.1890 yılında Kayzer 2. Wilhelm ile yaşamış olduğu görüş ayrılıkları nedeni ile görevinden ayrılmıştır.Kendisini vazgeçilmez kılan kamusal problemleri çözmek yerine devam etmesiyle güç ve meşruiyet kazanmak amacı ile liberaller/milliyetçiler ile işbirliğinde olması dış politikada sık sık müttefik değiştirmesine neden olmuştur.Çoğu insan, Adolf Hitler'in Almanya'nın başına gelmiş en güçlü kişilik olarak görür ve onun döneminin Almanya'sını en iyi olarak görürler.Oysaki en güçlüsü Otto Von Bismarck'dır.

---KAYNAKÇA---
Wikipedia
Wikiwand
Listelist
Arts and Culture
O-Staj
Perspektif
Britannica
Tarih Aklı