16 Şubat 2022 Yazısı

Giresun'da 16 yaşında olan Sıla Şentürk,ailesi tarafından zorla nişanlandırıldığı 21 yaşındaki Hüseyin Can Gökçek tarafından bıçak ile boğazı kesilerek katledildi.Yani kadın cinayeti diyemeyiz,bir çocuk,bir genç kız. ömrünün baharında.Sıla çocuktu.16 yaş çocukluk yaşıdır.Bir çocuğun ismi,nişan kaçırma evlilik gibi kavramlar ile yanyana duramaz.Bir çocuğun en büyük sorunu; dersleri,izlediği dizi,okuduğu kitap,oynadığı oyun olmalıydı.Bir kız çocuğu okula gider,müzik dinler,hayal kurar,kitap okur,arkadaşları ile eğlenir ama asla nişanlanmaz.Eğer bir kız çocuğu zorla nişanlandığı erkek tarafından öldürülüyorsa katil bir kişi değildir.Olmaması gereken bir olayın kurbanı.Katil suçlu olduğu kadar ailesi de o kadar suçlu,bu yaşta ki çocuğu koruyacaksın nişanlandırmak nedir ya.Sıla Şentürk’ün boğazını keserek katleden Hüseyin Can Gökçek’e ve zorla nişanlayan aileye verilebilmesi gereken en ağır olan cezalar verilmesi gerekir.Çocuklarımızın ve kadınlarımızın canice ölümlerinin devamlılığını sağlayan cezasızlıktır.Gencecik bir kız çocuğu hayatını kaybetti ve biz toplumsal olarak neyi yanlış yapıyoruz da bu kadar çok katil insan yetiştiriyoruz sorusuna cevap aramak dışında ne söylense boş.Gözlerimizden bir damla yaş olup akanlara Sıla da dahil oldu,Kaç Sıla,Özgecan,Münevver...daha kaybetmemiz gerekiyor bir şeyler yapılması için? Sıla'nın katili yalnızca Hüseyin Can Gökçek değildir.Çocuk yaşta olan birini kendi isteği ile veya zorla nişanlayan,evlenmesine müsade eden herkes suçludur.Çocuk yaşta evliliğe göz yuman sistem de,otorite de dahil buna..İnsan denilen varlıktan  korkarım.Özellikle kalbi,vicdanı ve adaleti olmayanınlarından.